Cümlede Anlam ve Yorum 💭


Cümlede Anlamın Temel Bileşenleri

Cümle, tek bir düşünceyi veya yargıyı ifade eden sözcükler topluluğudur. Cümlenin anlamı, sadece sözcüklerin bireysel anlamlarından ibaret olmayıp, sözcüklerin bir araya geliş biçimi, dilbilgisel yapısı ve iletişimsel bağlamıyla şekillenir. Cümleler, konuşucunun niyetini ve alıcının bu niyeti nasıl yorumlaması gerektiğini belirleyen unsurlar taşır.

Anlatım Biçimleri ve Amaçları

Cümleler, taşıdıkları anlama ve iletişimdeki amaçlarına göre farklı biçimlerde karşımıza çıkar. En temel anlatım biçimleri şunlardır:

  • Neden-Sonuç Cümleleri: Bir eylemin veya durumun gerekçesini ve sonucunu belirten cümlelerdir. 'Çünkü, -dığı için, -den dolayı' gibi ifadelerle kurulur. Örnek: 'Yağmur yağdığı için dışarı çıkamadık.'
  • Amaç-Sonuç Cümleleri: Bir eylemin hangi amaca yönelik yapıldığını belirten cümlelerdir. 'Amacıyla, için, diye' gibi ifadelerle kurulur. Örnek: 'Sınavı kazanmak için çok çalıştı.'
  • Koşul-Sonuç Cümleleri: Bir eylemin gerçekleşmesinin başka bir eylemin gerçekleşmesine bağlı olduğunu ifade eden cümlelerdir. '-se, -sa, -dıkça, üzere' gibi ek ve sözcüklerle kurulur. Örnek: 'Erken gelirsen yetişiriz.'
  • Karşılaştırma Cümleleri: İki veya daha fazla varlık, kavram ya da durum arasındaki benzerlik veya farklılıkları ortaya koyan cümlelerdir. 'Gibi, kadar, daha, en, göre' gibi ifadeler kullanılır. Örnek: 'Bu kitap, diğerlerinden daha sürükleyici.'
  • Tanımlama Cümleleri: Bir kavramın ne olduğunu, ayırt edici özelliklerini belirten cümlelerdir. Genellikle '…nedir?', '…kimdir?' sorularına cevap verir. Örnek: 'Demokrasi, halkın kendi kendini yönetmesidir.'
  • Öznel ve Nesnel Anlatım: Öznel anlatım, kişisel duygu, düşünce ve yorum içerirken; nesnel anlatım, kanıtlanabilir, kişiden kişiye değişmeyen, tarafsız ifadeler içerir.

Cümle Yorumlamada Pragmatik Yaklaşım

Cümlenin anlamı, yalnızca dilbilgisel yapısıyla değil, aynı zamanda kullanım bağlamıyla da ilişkilidir. Dilbilimde pragmatik, dilin bağlam içinde nasıl kullanıldığını ve yorumlandığını inceler.

Söz Edimleri (Speech Acts)

Cümleler aracılığıyla gerçekleştirilen eylemlerdir. Her cümlenin bir 'sözceleme' (utterance) değeri vardır ve bu sözceleme bir 'edim' (act) gerçekleştirir. Austin ve Searle'e göre söz edimleri üç ana boyutta incelenebilir:

  • Sözceleme Edimi (Locutionary Act): Cümlenin sözcüksel ve dilbilgisel anlamıdır, yani söylenenin kendisidir.
  • Edimsöz Edimi (Illocutionary Act): Konuşucunun cümleyi söyleyerek gerçekleştirmeyi amaçladığı niyettir (söz verme, soru sorma, emir verme, rica etme vb.).
  • Edimötesi Edim (Perlocutionary Act): Sözceleme ediminin dinleyici üzerindeki etkisidir (ikna etme, şaşırtma, kızdırma vb.).

Örneğin, 'Kapıyı kapatır mısın?' cümlesinin sözceleme edimi bir soru iken, edimsöz edimi bir ricadır ve edimötesi edim kapının kapanmasını sağlamaktır.

Önvarsayımlar (Presuppositions) ve İma Edilenler (Implicatures)

  • Önvarsayım: Bir cümlenin doğru olabilmesi için doğruluğu kabul edilen, ancak açıkça ifade edilmeyen bilgidir. Örneğin, 'Ahmet sigarayı bıraktı.' cümlesi, Ahmet'in daha önce sigara içtiği önvarsayımını içerir.
  • İma Edilen: Konuşucunun açıkça söylemediği ancak dinleyicinin bağlamdan çıkarabileceği anlamlardır. Örneğin, 'Hava çok soğukmuş.' diyen birinin aslında pencerenin kapatılmasını istediğini ima etmesi.

Cümlede anlam soruları, bu pragmatik boyutları göz önünde bulundurarak, cümlenin sadece yüzeydeki anlamını değil, aynı zamanda altında yatan amacı, yorumu ve iletişisel niyetini de doğru analiz etmeyi gerektirir.

Yorumlar (0)

Yorum yapmak için giriş yapmanız veya kayıt olmanız gerekmektedir.

Henüz hiç yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!