4. Ahlak Felsefesi (Etik) 🤔
Etik Nedir?
Ahlak felsefesi veya etik (Antik Yunanca ethos 'karakter, alışkanlık, görenek'), ahlaki eylemlerin temelini, iyi ve kötü kavramlarını, doğru ve yanlış davranışların ne olduğunu, ahlaki değerlerin kaynağını ve amacını inceleyen felsefe dalıdır. Temel soruları şunlardır: 'İyi nedir?', 'Kötü nedir?', 'Ahlaki yargıların kaynağı nedir?', 'Evrensel bir ahlak yasası var mıdır?', 'İnsan eylemlerinde özgür müdür?', 'Ahlaki bir eylemde bulunmanın amacı nedir?'
Ahlak ve Etik Ayrımı
- Ahlak (Morality): Belirli bir toplumda veya kültürde kabul görmüş, bireylerin davranışlarına yön veren kural ve değerler bütünüdür. Subjektif ve görecelidir, zamanla değişebilir. Pratik uygulamaya dönüktür.
- Etik (Ethics): Ahlak üzerine felsefi düşünme, sorgulama ve akıl yürütme faaliyetidir. Ahlakın nedenlerini, temelini, iyi ve kötünün doğasını rasyonel olarak inceler. Teorik ve evrensel bir perspektif sunmaya çalışır.
Ahlak Felsefesinin Temel Kavramları
- İyi ve Kötü: Ahlaki yargıların temelini oluşturan bu kavramlar, felsefe tarihinde farklı şekillerde tanımlanmıştır. Kimine göre iyi, mutluluğa götüren eylemken, kimine göre ödeve uygun davranmaktır.
- Özgürlük: Bireyin kendi iradesiyle, herhangi bir dış baskı veya zorlama olmaksızın karar verebilme ve eyleyebilme yeteneğidir. Ahlaki sorumluluğun ön koşuludur.
- Sorumluluk: Özgürce yapılan eylemlerin sonuçlarını üstlenme, bu sonuçların hesabını verebilme yükümlülüğüdür. Özgürlük olmadan sorumluluktan söz edilemez.
- Vicdan: Bireyin içindeki ahlaki yargı mekanizmasıdır; doğru ve yanlışı ayırt etmesini sağlayan içsel sestir.
- Erdem: Ahlaki olarak değerli kabul edilen, kişiyi iyiye ve doğruya yönelten karakter özelliği veya davranış biçimidir. (Örn: Cesaret, adalet, bilgelik).
Evrensel Ahlak Yasası Var Mıdır?
A) Evrensel Ahlak Yasasını Kabul Edenler
Bu görüş, tüm insanlar için geçerli olabilecek ortak ve değişmez ahlaki ilkelerin var olduğunu savunur.
- Sokrates: Bilgi erdemdir, erdem mutluluktur. İnsan bilerek kötülük yapmaz, kötülüğün kaynağı bilgisizliktir. Doğru bilgiye ulaşan insan doğru eyler.
- Platon: İdealar kuramında 'iyi ideası'nın varlığını savunur. Ahlaklılık, bu iyi ideasına uygun yaşamaktır.
- Aristoteles (Erdem Etiği): 'Altın Orta' ilkesini savunur. Aşırılıklardan kaçınarak orta yolu bulmak ve erdemli bir karaktere sahip olmak ahlaklılığın temelidir. İnsan iyiye yönelerek mutluluğa (eudaimonia) ulaşır.
- Spinoza: Evrensel bir doğa düzeni içinde, insan aklıyla bu düzeni kavradığında erdemli ve özgürleşmiş olur.
- Immanuel Kant (Ödev Etiği / Deontoloji): Ahlaki eylemin sonucundan bağımsız olarak, sadece 'ödevden dolayı' ve 'iyi niyetle' yapılması gerektiğini savunur. Evrensel yasa koyucu ilkesi (kategorik imperatif), eylemlerin herkes için geçerli olmasını ister: 'Öyle davran ki, eyleminin ilkesi evrensel bir yasa olsun.'
- Utilitarizm (Faydacılık): Jeremy Bentham ve John Stuart Mill tarafından savunulur. Ahlaki olarak doğru eylem, en çok sayıda insana en büyük mutluluğu (faydayı) getiren eylemdir. Sonuç odaklı bir yaklaşımdır.
- Henri Bergson (Sezgi Etiği): Ahlaki değerlerin ve eylemlerin kaynağının sezgi olduğunu savunur. İçsel sezgi, bizi evrensel sevgiye ve yaşamın dinamik akışına yöneltir.
- Nicolai Hartmann (Değer Etiği): Ahlaki değerlerin insan bilincinden bağımsız olarak var olduğunu (objejtif değerler) ve insanın bunları sezgiyle kavradığını savunur.
B) Evrensel Ahlak Yasasını Reddedenler
Bu görüş, ahlaki değerlerin ve kuralların evrensel olmadığını, toplumdan topluma, kişiden kişiye değiştiğini savunur.
- Sofistler: Protagoras ('İnsan her şeyin ölçüsüdür') ve Gorgias gibi düşünürler, ahlaki değerlerin göreceli olduğunu ve kişisel tercihlere göre değiştiğini savunur.
- Thomas Hobbes: İnsan doğası gereği bencildir ve 'insan insanın kurdudur.' Ahlaki kurallar, toplumsal sözleşme ile güvenliği sağlamak için oluşturulan yapay düzenlemelerdir.
- Friedrich Nietzsche: Geleneksel ahlakı (köle ahlakı) eleştirir ve 'üstün insan'ın kendi değerlerini yaratması gerektiğini savunur. Evrensel ve Tanrısal kaynaklı ahlak yasalarını reddeder.
- Jean-Paul Sartre (Varoluşçuluk): 'Varoluş özden önce gelir.' ilkesiyle insanı önce var olan, sonra kendi özünü ve değerlerini yaratan bir varlık olarak görür. İnsan tamamen özgür ve bu özgürlüğü nedeniyle eylemlerinden mutlak sorumludur. Evrensel ahlak yasaları yoktur, birey kendi değerlerini inşa eder.
Ahlak Felsefesinin Temel Akımları (Özetle)
- Erdem Etiği (Aristoteles): Eylemlerin iyi veya kötü olmasından ziyade, eyleyenin karakteri ve erdemli olması önemlidir. 'Altın Orta' ilkesiyle erdemli bir karakter geliştirmek esastır.
- Deontoloji (Ödev Etiği - Kant): Ahlaki eylemin kendisi, yani ödeve uygunluk ve iyi niyet önemlidir. Sonuçlar değil, eylemin ilkesi evrenselleştirilebilir olmalıdır (Kategorik İmperatif).
- Teleoloji / Sonuç Odaklı Etik (Utilitarizm - Bentham, Mill): Eylemin ahlaki değerini sonuçları belirler. En fazla sayıda insana en fazla faydayı (mutluluğu) sağlayan eylem ahlaken doğrudur.
Henüz hiç yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!